Eşek ve hoşaftan yola çıkarak


İçimden tam tamına "eşek hoşaftan" cümlesi geçiyorken durdum, kızgınlık, öfke ve/veya kırgınlık her neyse bu duyguların davranışsal tepkilerini vermek yerine, genelde birçok kadının yaptıklarını yaptım.
Mutfağa gittim ve temizledim :)
Aslında diyette olmasam bir paket çikolataya , gözünün yaşina bakmadan midemde yer ayıracaktım. Şehnaz korkusundan (arkadaş ama diyetisyen :) yiyemedim.
Kalbi kırılan insanların ağlama, küsme,çok yeme, başkalarıyla konuşma alternatifleri vardır. Ancak bu biçimler gittikçe benim hayatımdan çıkıyor. Hava kararinca cam kenarında sigaramı alıp köşemde olmak istiyorum.
İnsanların genelde ihtiyaçları süresince kullanılmaya, kullanılma zamanı icinde kusursuz,doğru ve bilen kisi olmaya, sonrasında da klasik olarak coğu insanın yaptıgı ve yaşadığı gibi, anında satılmaya alışkınım.
Bu beni yaralamaz.
Yolların ayrılma noktası vardır. İnsanların bu yaşamda birbirlerinden alacakları bittiğinde, kopuşlar her zaman aynı tonda olmaz.
Kişilerin açıklarına, güçlenmesi gereken duygularına, egolarına ve daha bir sürü spiritüel duruma göre değişir.
Bırakmak en güzelidir. Hele de bırakmayı biliyorsanız...
Aslında bırakmak, hayır demekle eşdeğerdir.
Ki; hayır demek ve bırakmak zorlukların üzerinde, bir güç gerektirir .
İnsanların birbirlerine çamur atmadan, ya da kendini üzülen, kalbi kırılan,zavallı,haksızlığa uğramış, anlaşılamayan iyi kalpli kişi yerine koymadan ayrılmaları çok nadirdir.
Bu; karşıya geçmek için binlerce yol varken, illaki sabahın yoğun saatinde birinci köprüde ısrar etmek ve illaki düz yoldan gitmek için bahaneler bulmaktir.
Çünkü bu, insana günün ilk saatinden itibaren yorgun ve zorlanmış olmanın üstün haklarını taşıdığı duygusunu yükler :)
Ancak herşeyde bir sınır vardır. Ki bu, karşıdakinin insan üstü olmadığı noktasına gelir dayanır ve hiç ummadığınız bir anda "eşek hosaftan ne anlar" cevabını alma durumuyla karşılaşırsınız, hiç ummadığınız bir insandan...
Geçmişi, dostlukları ve değerleri harcarken çok müsrif olmamak gerekir.
Evrenin kredi notları bunlara göre düzenlenir....


... Ve buna birçok öğretide hak denir !


Sevgiyle, Şubat.2011
Ayla